Azospermi yani menide spermin hiç olmaması durumu erkeklerin %1’inde, çocuk sahibi olma sorunu yaşayan erkeklerin %15’inde görülür. Azospermi, spermin dışarı atılmasını sağlayan kanalların tıkanması dışında daha fazla oranda sperm üretiminin testiste yani kaynağında bozulmasında da kaynaklanır. Bu erkeklerde sperm yapımından sorumlu olan FSH hormon değeri genellikle yüksektir ve testis boyutları çoğunlukla normal boyutların altındadır. Ancak normal FSH hormon düzeyi ve normal testis boyutları olan sperm üretim bozukluğuna bağlı azospermik erkekler de vardır.
Testis Dokusundan Sperm Elde Etme ve Mikroenjeksiyon
Testisten sperm elde etme yöntemlerinin kullanılmadığı ve ICSI öncesi yıllarda azospermik erkeklerin çocuk sahibi olma şansları hiç yoktu. 1995 yılında ilk kez Devroey ve ark. testis sperminin ICSI de kullanılmasıyla üretim bozukluğuna bağlı azospermik erkeklerin eşlerinin gebe kalabileceğini ve biyolojik baba olabileceklerini gösterdi. Ülkemizde de birkaç yıl içerisinde testis dokusundan sperm elde etme işlemi ile gebelik ve canlı doğum bildirilmiştir. 1999 yılında Dr. Schlegel ilk kez mikroskop kullanımı ile testis dokusundan sperm üretimi olan daha isabetli bölgelerin seçimi ile bu erkeklerde testis dokusundan sperm bulma şansını daha da arttıran mikro TESE yöntemini tanımlamıştır. Türkiye’de 2002 yılında mikro TESE yöntemini uygulayarak sperm bulma olasılığının artmasını sağlayarak pek çok erkeğin ICSI yöntemi ile baba olmasına yardımcı olduk.
İnmemiş Testis nedeniyle Azospermik Erkekler
İnmemiş testis en sık görülen bir doğumsal bir anomalidir. Zamanında doğan erkek çocukların %3-4’ünde görülür, erken doğumlarda daha sık görülür. Vücut içerisinde kalan testisin sperm üretiminde bozulma olduğu 1920’lerdeki araştırmalarla ortaya konmuştur. Bu nedenle günümüzde 1 yaşına kadar takip, eğer testis yerine inmemiş ise operasyonla torbaya indirilmesi gerekir. Ancak çocukluk çağında yapılan indirme operasyonlarına rağmen bazı erkeklerde erişkin yaşta menide sperm olmayabilir. Testis indirme operasyonu geçirmiş ve azospermisi olan erkeklerde testis dokusundan sperm elde etmek için yapılmış geniş çalışmalarda sperm bulma başarısı bildirilmiştir. Geniş serilerde %60-65 oranında mikro TESE ile sperm bulma başarısı ve gebelik oranları %50, canlı doğum oranı %38 olarak bildirilmiştir (Dabaja ve Schlegel, AJA 2013). Sperm bulma başarısı erken yaşta indirme operasyonu geçiren erkekler ve testis boyutları 8 ml ve üzerinde olan erkeklerde daha yüksek olduğu gösterilmiştir. FSH veya erkeklik hormonu değerleri sperm bulunan ve bulunmayan erkeklerde fark göstermemiş, (FSH sperm bulunanlarda ortalama 26, bulunmayanlarda ortalama 31 olarak tespit edilmiştir. Schlegel J Urol 2003)
Klinefelter Sendromlu Erkeklerde Mikro TESE
Bu yöntem özellikle Klinefelter sendromu gibi atrofik yani testis boyutları çok küçük olan genetik yapı bozukluğu olan erkeklerin testislerinde çok yüksek oranda sperm bulma başarısı sağlamıştır. Dr. Schlegel’in serisinde 127 Klinefelter sendromlu erkekte mikro TESE yöntemi ile %61 sperm bulma başarısı bildirilirken klinik gebelik oranı %40 olarak bildirildi. Bizim 2011 yılındaki makalemizde ise 106 Klinefelter sendromlu erkeğin 50’sinde mikro TESE ile sperm bulma başarısı bildirdik. Sperm bulanan çiftlerde gebelik oranı %55 ve canlı doğum oranı %43 olarak bulundu (Bakırcıoğlu, ME Fertil Steril 2011). Sonuçta mikro TESE öncesi en zor vakalar ve hiç sperm üretmediği düşünülen Klinefelter sendromlu erkeklerde bu yöntem sayesinde diğer üretim bozukluğuna bağlı azospermik erkeklerden daha düşük şanslarının olmadığı anlaşılmış oldu ve mikro TESE ile sperm bulunanların baba olma imkanları doğmuş oldu.
Hormonal Tedaviler
Hormonal uygulamaların mikro TESE de sperm bulma olasılığını arttırdığı konusu hala tartışmalı bir konudur. Hipogonadotropik hipogonadizm’e bağlı azospermik erkeklerde hormon tedavisi ile spermin ejakülata çıkışını sağlayabiliyoruz. Hormon tedavisi Mikro TESE ile sperm bulunmayan her erkeğe uygulanmaz, FSH düzeyi normal seviyelerde ve testis boyutları normal olan patolojik değerlendirmesinde sperm üretiminde spermatosit veya spermatid duraklaması olan erkeklerde uygulanması önerilmektedir. Erkeklerin ancak %10 kadarında sperm bulma açısından faydası olduğu gösterilmiştir. Hormon tedavisi yüksek dozda en az 4-6 ay uygulanır ve ilaç maliyetleri çok yüksektir.